Arap dili ile felsefe arasındaki ilişki, Arapça çevirilerin Yunan felsefi metinleri üzerindeki derin etkisini vurgulayan zengin bir tarihsel dokuyla ön plana çıkmaktadır. Bu çeviriler yalnızca kadim bilgeliği korumakla kalmamış, aynı zamanda Arap dili içinde benzersiz bir felsefi terminolojinin geliştirilmesini de kolaylaştırarak daha önce ulaşılamayan nüanslı tartışmalara olanak sağlamıştır. Bu bağlamda Arap filozofların katkıları, Doğu ve Batı felsefi düşüncesini birbirine bağlamada ve her iki geleneği de zenginleştiren bir diyaloğu teşvik etmede başat tesirler yapmıştır. Felsefi söylemin derinliklerini keşfetmeye devam ettikçe, Arap dilinin yalnızca bir iletişim aracı değil, aynı zamanda kültürler arasında felsefi sorgulamayı şekillendiren ve etkileyen hayati bir güç olduğu giderek daha da netleşmiştir. Bu dinamik ilişki bizi dil ve düşüncenin birbirine bağlılığını ortaya koyarken felsefenin bir bütün olarak ilerlemesinde dilsel çeşitliliğin önemini tanımamızı da sağlamaktadır. Buna göre çalışmamız Arap dili ve Felsefe ilişkisinden hareketle felsefi söylem üzerinde dilsel etkinin tespiti ve analizini ortaya koymayı amaçlamıştır. Literatür kaynaklarından hareketle tamamlanan çalışmada araştırma, inceleme ve analiz yöntemleri kullanılmıştır.
The relationship between the Arabic language and philosophy is characterised by a rich historical tapestry that emphasises the profound influence of Arabic translations on Greek philosophical texts. These translations not only preserved ancient wisdom, but also facilitated the development of a unique philosophical terminology within the Arabic language, enabling nuanced discussions previously unavailable. In this context, the contributions of Arab philosophers have been instrumental in linking Eastern and Western philosophical thought and fostering a dialogue that has enriched both traditions. As we continue to explore the depths of philosophical discourse, it has become increasingly clear that the Arabic language is not only a medium of communication, but also a vital force shaping and influencing philosophical enquiry across cultures. This dynamic relationship reveals the interconnectedness of language and thought and enables us to recognise the importance of linguistic diversity in the advancement of philosophy as a whole. Accordingly, our study aims to identify and analyse the linguistic influence on philosophical discourse based on the relationship between Arabic language and philosophy. The study, which was completed based on the literature sources, used research, examination and analysis methods.