Ahlaki Doğruların Doğrulanmasında Ahlaki Gerçekçiliğin Barındırdığı Bilişselci Önkabuller

Author :  

Year-Number: 2024-14:2
Yayımlanma Tarihi: 2024-06-11 15:16:08.0
Language : English
Konu : Philosophy
Number of pages: 345-366
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Bu çalışma, ahlaki gerçekçi epistemolojilerin, nesnelliğe ulaşmakta temel aldığı tarafsızlık ve değer bağımsızlık ilkelerini eleştirel olarak incelemektedir. Ahlaki gerçekçiler için merkezi olan, ahlaki yargılarda içerilen bilişsel ve duygusal unsurların birbirinden ayrılması gerektiğine dair bilişselci varsayımdır. Araştırma, David Enoch ve Thomas Nagel’in ahlaki gerçekçi görüşlerinin altında yatan bilişsellik ve duygu ikiliğine odaklanmaktadır. Deneysel verilerle desteklenen araştırma bulguları, biliş ve duygu arasındaki karşılıklı etkileşimin tarafsızlık ve değer-bağımsızlığa ilişkin geleneksel anlayışlara karşı bir zorluk oluşturduğunu ortaya koymaktadır. Makalenin ilk bölümü ahlaki yargıların ontolojik doğasını incelemekte, ardından Nagel ve Enoch'ın nesnellik kavramlarını şekillendiren bilişsel varsayımları keşfetmektedir. Son bölüm, geleneksel olarak nesnellik için önkoşul olarak kabul edilen tarafsızlık ve değer bağımsızlığı koşullarını bozan biliş-duygu bağlılığını açımlamaktadır.

Keywords

Abstract

This study critically examines the foundational principles of impartiality and value independence advocated by moral realist epistemologies in the pursuit of objectivity. Central to moral realists is the cognitivist presupposition necessitating a clear distinction between cognitive and emotional components inherent in moral judgments.  The investigation focuses on the cognitive-emotional dichotomy underlying the moral realist perspectives of David Enoch and Thomas Nagel. The research findings unveil that the interplay between cognition and emotion, as evidenced by experimental data, poses a formidable challenge to the traditional understanding of impartiality and value independence. The article's initial section delves into the ontological nature of moral judgments, followed by an exploration of the cognitive assumptions shaping Nagel and Enoch's conceptualizations of objectivity. The final section elucidates the cognitive-emotional interdependence that disrupts the conditions of impartiality and value independence, conventionally posited as prerequisites for objectivity.

Keywords


                                                                                                                                                                                                        
  • Article Statistics