Bu çalışma, 12. yüzyılda ortaya çıkan İşrâk felsefesinin günümüzde İran’daki seyrini ele almaktadır. Sühreverdî’den sonra onun ilk dönem şarihleri tarafından karşıtlıklar ve sentezler bağlamında ele alınan İşrak felsefesi tarihi süreçte devam etmiş ve ele alındığı her dönemde farklı sosyal, siyasi ve entelektüel faktörlerle şekillenmiştir. Bugün İran’da hala canlı bir biçimde yaşayan İşrâk felsefesinin Molla Sadrâ okulunun en önemli bileşeni olarak ele alındığını söylemek mümkündür. İran’ın felsefi-entelektüel hayatının şekillenmesinde önemli bir payı olan İşrâk felsefesinin bir tür “sınır” felsefe olduğunun vurgulandığı bu çalışmada aynı zamanda İslam felsefesinin arkaik bir alan olmadığının ve İşrâk felsefesinin günümüzde karşılaştığımız felsefi sorunlara cevap verildiğinde hala bir en önemli kaynaklardan biri olmasının altı çizilmiştir.
This study deals with the course of Ishraq philosophy that emerged in the 12th century in Iran today. The philosophy of Ishraq, which was discussed in the context of contrasts and syntheses by his early commentaries after Suhrawardi, has continued in the historical process and has been shaped by different social, political and intellectual factors in every period it is dealt with. It is possible to say that the philosophy of Ishraq, which is still living in Iran today, is considered the most important component of the Molla Sadra school. In this study, which emphasizes that the philosophy of Ishraq, which has an important role in shaping the philosophical-intellectual life of Iran, is a kind of "border" philosophy, it is also emphasized that Islamic philosophy is not an archaic field and that Ishraq philosophy is still one of the most important sources when responding to the philosophical problems we face today.